Kalça protezi, çeşitli sebeplerle bozulma yaşanmış eklem yüzeyine yerleştirilen, kobalt-krom veya titanyumdan oluşan ana parçalar olmak üzere, bu parçaların eklemleştiği yerde polietilen, metal ya da seramik parçalardan oluşmaktadır.
Kalça protezi ameliyatlarına gerek duyulan durumlarda hasta, eklem fonksiyonlarının düzgün işlememesi, eklem bölgesinde meydana gelmiş olan deformasyon veya harabiyet durumuyla birlikte ciddi ağrılar yaşamaktadır. Kalça protezi ameliyatı gerçekleştirilmesiyle amaç, hastanın mevcut ağrılarının ortadan kaldırılması ve bozulma yaşanan eklem fonksiyonlarının düzeltilip sağlam hale getirilmesidir.
Kalça protezlerinde en iyi ve başarılı sonuçlar alınabilmesi için, öncelikle hasta seçiminin doğru şekilde gerçekleştirilebilmesi gerekmektedir.
Kalça protezlerinin belli bir süresi olduğunu da hesaba katarak diyebiliriz ki, hastanın yaşı ve kilosu yapılacak kalça protezi uygulamasından alınabilecek sonucu en olumlu hale getirebilmektedir. Bu bakımdan doğru hasta seçiminde temel olarak iki nokta bulunmaktadır diyebiliriz;
Kalça protezlerinin uygulanması durumunda başarılı sonuçlar alınabilmesi için bir diğer önemli durum hastaya uygun protez seçimidir. Hastanın eklemlerinde meydana gelen deformasyonların en doğru şekilde tanılanması ve hastanın detaylı şekilde tetkiklerden geçirilmesi, uygulanacak olan kalça protezinden başarılı sonucun alınması ve hastanın iyi şekilde tedavisinin gerçekleştirilmesi açısından önemlidir.
Kalça protezi uygulamasında, en önemli noktalardan birini de cerrahın niteliği oluşturmaktadır. İyi ve deneyimli bir cerrah seçimi, ortopedinin en üst düzey ameliyat grubunda yer alan protez cerrahisinde başarılı sonucu ortaya çıkaracaktır.
Kalça protezi uygulamalarında hayati önem taşıyan noktalardan bir diğeri ise, ameliyat sonrası gerçekleşebilecek komplikasyonların bilinmesinin gerekliliğidir. Ameliyat sonrası gerçekleşebilecek komplikasyonların bilinmesi, zamanında ve yerinde bir müdahale uygulanabilmesi açısından önemlidir.
Kalça protezlerinin hangi durumlarda uygulanması gerektiği önemli bir tartışma konusudur. Kalça protezi, ortopedi cerrahisindeki en üst düzey uygulamalardan biridir ve bu sebeple uygulanmasının gerekli olduğu durumlar kadar uygulanma kriterleri de titizlikle gerçekleştirilmelidir.
Genel itibariyle kalça protezinin hangi durumlarda uygulanması gerektiği şu iki ana başlıkla ele alınmalıdır:
Kalça protezleri, eklem yüzeyinde gerçekleşen bozulmalar sebebiyle eklem fonksiyonlarının olması gerektiği şekilde işleyiş gösterememesi ve hastanın hayatını devam ettirmesini zorlaştıran ciddi boyutta ve süreklilikte ağrılar gözlemlenmesi durumlarında uygulanmaktadır.
Kalça protezi uygulanmadan önce hastalara çeşitli yöntemler uygulanarak şikayetlerin kaynağı ortadan kaldırılmaya çalışılır. Hastaya, fiziksel olarak dinlenme ya da ilaç tedavisi ve bu yöntemlerin yanı sıra fizik tedavi ya da eklem içi enjeksiyonlar uygulanır. Ancak uygulanan bu tedavi yöntemlerine karşın sonuç alınmayan hastalarda kalça protezi uygulanmaktadır.
Kalça protezi uygulamaları, travma sonrası gelişmiş artrit, romatoid artrit, osteonekroz ve femur boyun kırıklarının tedavisinde, normal şartlarda genç yaşta hastalara uygulanması uygun görülmese de gerçekleştirilmektedir.
Kalça protezi uygulanan ameliyatlar öncesinde, hastanın en titiz tetkik süreçlerinden geçmesi ameliyat esnasında oluşabilecek semptomların önüne geçilmesi açısından oldukça önemlidir.
Kalça protezi ameliyatından önce, enfeksiyon oluşma riskine karşı hastada antibiyotik tedavisi uygulanmaya başlanmalıdır. Kalça protezinin vücut tarafından kabul edilmesini hızlandıracak olan antibiyotik tedavisi, ameliyat sonrasında da risk oluşturabilecek olan enfeksiyon durumunun önüne geçmeyi sağlamaktadır. Kalça protezi ameliyatları sonrası, vücuttaki pıhtı atması durumunun korunması için ameliyat sonrası da 30 gün boyunca devam edilmesi gereken bir ilaç tedavisi uygulanmalıdır. Kalça protezini oluşturan parçalar zamanla sürekli sürtünmenin etkisiyle aşınmaya başlar. Bu aşınmanın yarattığı etkilere karşı vücut, protezin bağlı olduğu kemikten ayrılmasına sebep olabilir ve bu durumda protezde gevşeme durumu meydana gelebilir. Bütün bu etkilerin sonucunda tekrar şiddetli ağrılar ve hareket zorlukları ortaya çıkabilir.
Günümüz teknolojik şartlarında, bir kalça protezinin en sağlıklı kullanım ve dayanma süresi 20- 25 yıl olarak ortaya koyulmaktadır. Bu sürecin sonunda, protezin oturtulduğu kemik yüzeyinde bir gevşeme oluşmaya başlamaktadır. Bu durumda ilk protezin çıkarılıp ikinci protezin takılması gerekmektedir. Belirtilmelidir ki, ikinci protezin dayanma ve kullanılabilme süresi daha kısa olmaktadır.